Ana içeriğe atla

Kumdandı emekler


yıllara verilmiş kumdan emeklerdi
bir kumru nefesinde öylesine uçuverdiler
sarhoş bir örümcek kadar kurmuşum ağlarımı
her şey bir anda yok oldu - düğünü mutsuzluğun...



artık ucu görünen tünellerdeyim
sessizliğin sesi nasıl güzel
ellerimde uçuşan aşkların ne önemi var
bir cana ruh vermemişse sevgim...



kayıp ilanıdır şehrimin
siyah beyaz bir resmin yıpranmış güzelliğinde
taşlarını koyamadığım yaşam surlarını yıkarken
depremlerin yıkamadığı bedenin teslimidir
bir sesin tizliğinde...



ağlamak ayın arka yüzünde
sevmek yıldızları yaldızsız simsiz
yıkmak kolaydı kumdan emekleri
dokunmak duygulara isimsiz
parmak ucuyla öylesine...



çamur olur emekler gözyaşında bir gün ,okyanusa karışır gün batımında...



Selma Dönmez 20 temmuz 2009

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Her yolculuk bir kendine dönüştür

mimiksiz günlerde kutluyorum seni özgürlüğüm aksak bir kent şerefine  bem beyaz  kadehim sıkılmış şairlerin bunları camlara vuruyor gül mekten çıldırıyorum oransız bir semtte oranlı bir kahve içiyorum seninle kendime geliyorum genç bir binayı griye boyamışlar halinden memnun hiç ağlamıyor göz  kırpıyorum epeydir garip şeyler oluyor bir dramın kolunu tutuyorum seviyorum diye bağırıyorum aşık değilim biliyorum kentimi terkediyorum  kapat müziği muavin  bu kentte bağ görmeden büyüdüm ben... aksak kentim ana kentim kal kapkara  memleketi biz mi kurtardık  buradan yıllarca?  özgürlüğüm her şeyim  muavin geldi mi hareket saatim?   Selma Dönmez 4 mart 2013

aslında soğuktu tüm mevsimler...

aslında soğuktu tüm mevsimler... gözlerin soğuk, gözlerin yağmur gözlerin gözlerimde donar her sonbahar gözlerin ıslanmasın sevgili ruhumda kuzey rüzgarları var boran olur eskimiş tüm aşklar mor bir yıldızın arkasından bakan nefti bir aydır bakışın gözlerin ıslanmasın sevgili kalbimin buz kalıplarını kırar ve hala yanan ateşime aşk banar mevsim soğuk olunca ruhumda hissederim saçlarının donduğunu yokluğun soğuk , mevsim soğuk; ne bileyim aşka neler olduğunu? "Selma Dönmez"

orkide üstünde katran

Şiirin Hikayesi deniz börülcesi ve çiğ köfte bir tabakta, tutunamadılar imbatta; otuz yıl da olsa ------------------------------------------------------------------------------------------------ sersemoş bu şiir sana...bencil aşıklar kendi türküsünü söyler dediğimde sevmiştin ya...bırak bencil aşıkları otuzbeş yılın ardına ve sakın dönüp bakma... sevgiler izmire ve sana... -------------------------------------------------------------------------------- düşüncenin resmini çizemedi ki hiç mektup yazmayalı binlerce yıl oldu bunlımdayken tüm şiirler saçmalar harfler, anlamlara yalnızlık düşer *************************************************** iki siyah boncuğun pırıltısıyla sözcükler ruhuna harf harf giderken sonuçsuz savaş sevişmeleridir müebbet kırılganlığın adı                           yürek sözlüğüne bir yazık eklenir var...