ne zaman bir türkü duysam altı yaşında bir çocuk olurum yastığıma sarılır kımıl zararlılarını bulurum radyonun sesi derinden girer kanıma ruhuma sarmalanır ayrık otlarım ... ne zaman bir şarkı duysam onbeşine basar yaşım sevdalanırım kimse yaşamamışcasına gri bulutlarıma yaslanır, ağlarım ne zaman bir marş duysam içim titrer kutaramadığım ülkem gelir aklıma gençliğin tozları uçuşur havada ekmek arası aklımı yerim ızgara olur ciğerlerim ... ne zaman bir şiir duysam söylenmemiş dizeler yazılıp atılmış şiirler kalbime süzülür nefes gibi tüm yaşamım ıhlamur kokar yaşadığıma memnun olurum ...
bir zeytin ağacının adıdır artık öptüm istanbul'un gözlerinden düşürmeyin ellerinizden... selma dönmez mayıs 19 2010